( İlkokullarımızda ilk defa bir kadın idareci )
GÜZİDE ERTÜRER
(FOTOĞRAF)
Soldan Sağa doğru oturanlar: Müzeyyen Akyüz, Gülcen Çelik, Behice Meral, Okul Müdürü Güzide Ertürer, Yıldız Haznedaroğlu
Soldan sağa doğru ayaktakiler: Seher Türemiş, Güner Sezgin, İbrahim Katırcı, Adnan Çelik, Sait Tekgül, Erham Çakır, Sevim Çakır, Suzan Leylek.
Son zamanlarda okula, Okulun emektar müdürü Tevfik Öner adını taşıyan bir dershane eklenmiştir. Bu dershane, okul müdürü Güzide Ertürer’in himmet ve gayretleriyle ve Vali Salih Tanyeri’nin yardımlarıyla eklenebilmiştir.
NEDEN KAYACIK?
Alman arkeologlarından Profesör Jenne, Kayacık Mahallesi'nin altında ikinci bir şehrin yattığını söyler. Birçok yapılan ev temelleri kazıldığında hakikaten çok eski temellere rastlandığı gibi eski Mısır binaları kalıntılarına da rastlanmaktadır.
Hatta kazılar esnasında birçok da kaya kovuğuna rastlanmıştır. Bu kaya kovuklarından ilk önceleri bir mana çıkarılmamış ise de tren yolunun yapımı sırasında İncesu ile Dülük köyleri arasında açılan bir yarmada bu kaya kovuklarına rastlanmış; fakat bu sefer bu kaya kovuğun birisinin içerisinde iki ağızlı, cilalı taştan yapılmış bir balta bulundu. Ne yazık ki bu balta hâlen Almanya’nın Münih Müzesi'ndedir. Bundan da anlaşılıyor ki Kayacık, ilk insanların barınak yerlerinden biri idi.
Bundan başka Kayacık Mahallesi'nin ayrı bir özelliği daha vardır: Gaziantep'te bir zamanlar çok denecek şekilde bulunan Ermeniler tamamen bu semti tutmuşlar ve evlerini hep bu çevreye sıkıştırmışlardır. Bunun da sebebi yüksek havadar oluşudur. Ermeniler tarafından burasının tercih edilmesine diğer bir sebep ise semtin şehre hâkim bir durumda olmasıdır. Ruhları komitecilikle yoğurulmuş bu milletin kalbinde nasıl olsa bir gün Türklerle vuruşmak ve istiklâl almak sevdası yer etmişti.
İşte bunun içindir ki zamanında Kayacık ve Akyol Ermenilerle dolmuş, Türkler ise buralara göre daha engin semtlerde oturmuşlardı. Çünkü Türklerin kalbinde güven vardı.