(FOTOĞRAF)

1-Müdür Vehbi Dai, 2-Birsen Kaymak, 3-Aysel Kahraman 4-Asiye Dayan, 5-Saadet Şenoğlu, 6- Mehmet Durkaç, 7-Mehmet Kaleli, 8-Mehmet Kaygısız, 9-Mehmet Kılıç 10-Şükran Horozoğlu, 11-Ayten Karalar, 12-Örfan Özgüzel, 13-Nazire Durdu.

Osmanlı İmparatorluğu zamanında bilgi tahsili için medreseler mevcuttu. Antep’te medreselerden başka bir idadî, bir rüştiye mektebi (şimdiki Cumhuriyet Okulu) ile birkaç ilkokul bulunuyordu. Bu Okulların hemen hepsi cami avlusu içinde kurulmuş, din ve dünya müesseseleri birbirinden ayrıt edilmemişti. Meselâ: Ahmet Çelebi Camii'nde Ahmet Çelebi Mektebi, Şıh Camii'nde Orhaniye Mektebi, Bekirbey Camii'nde Bekirbey mektebi, Alinacar Camii'nde bir başka mektep, Hüseyin Paşa Camii'nde Numune Mektebi olmak üzere bütün okullar cami avlusuna adeta sığınmış vaziyette idiler.

İstiklâl Savaşı'ndan sonra tekyelerin ilga edilmesiyle Tekye Camii içinde bulunan Mevlevi Dergâhı binası ilk İstiklâl Okulu'nu teşkil etmiş, bu şekilde cami avlusu içinde bulunan mektekler bir tane daha etmiş bulunuyordu.

Antep’ten Ermenilerin çıkarılması ile şimdiki Sakarya, Gazi ve Kayacık gibi okullar, Ermeni metrukatında olan müsait evler kısmen tebdil edilerek ilk okul hâline getiriliyordu.

İstiklâl İlkokulu'ndan bahsedeceğimize göre Tekye Camii avlusunda bulanan eski İstiklâl Okulu'nun durumuna bir göz atalım: Tekye Camii üç kapıIı ve Gaziantep’in en canlı çarşısı olan Arasa, Buğday Arsası ve Buğday Hanları arasındadır. Gaziantep’in en kıymetli ve muteber bir semtindedir.

Bu okul hakkında bir fikir edinilmek üzere (29.X.1960) tarihli verilen durum raporun bir fıkrasını aynen alıyorum: Hâlen ibadetgâh olan camiin üç kapısı çarşı ve pazara açılmış oldu­ğundan şehre gelen köylüler, bu cami avlusunda konaklar, yemeklerini duvar diplerinde yerler. Bazıları kadın ve çocuklarını merkez ittihaz ederek bırakır gider. Alışverişini yapar, gelinceye kadar çocukları cami avlusunda uyur, hatta gelen hasta köylülerin doktora gitmezden evvel ilk konakladıkları şilteleri ile birlikte yattıkları yine bu cami avlusunda duvar dipleridir. Cami avlusu senenin her mevsiminde bulunan yemiş ve meyve kabukları ile dolar; güneş al­tında kalan kabuklar karasineklerin gelmesine sebep olarak avludan geçenleri mauzare, fena koku karasinek uğultuları ile insanı geçemez hale getirir, işte üç kapısı bulunan camiin avlusuna girince bu mahşeri ve berbat durumdaki avlu içinde okulun cümle kapısını buluruz.

İlk seneleri üç, sonra beş dershane­li olarak çalışmaya başlayan okulun 100 m2 gelmeyen avlusu etrafı vakıf mülklerle tahdit edilmiş olduğundan bir inkişaf gösterememiş, kız ve erkek öğrenciler için ayrı ayrı helalar ile balkon ve dershane tabanları yeniden yaptırılmıştır.

Her yerde olduğu gibi çift öğretime giren okul, sabahçı ve öğleci olarak öğ­retime devam ederken dershane, bahçesi ile darlığı sebebi ile yeni bir okula veya okul yanında bulunan develiğin istimlâki ile genişlemek zaruri bir hâl almıştı.

Vali Niyazi Araz ve Osman Meriç zamanlarında İstiklâl Okulu (Okul-Aile Birliği) tarafından uğraşılmış, her müşkülata katlanılmıştır.

Vali Niyazi Araz, Develik'in istimlâki yoluna giderek merkezi yerde ihtiyacı karşılayacak okul düşünmüş, kendisiyle görüşmek üzere gidildiğinde her gelişiniz bir evvelkinden daha kuvvetli olduğunu söyleyerek işin önemle ele alındığını müjdelerdi. Her memur gibi onun da Manisa’ya tayini okulun gelişmesini durdurdu.

Vali Osman Meriç okul durumu ile ilgilenmiş ve (Okul-Aile Birliği) gayreti ile şimdiki bulunduğu bostanın Vakıflar Müdürlüğü'nden istimlâki mümkün olmuş ise de binasının yapılışını, okulun açılışını görmeden Gazi ilden ayrılmıştır.

Nihayet, İstiklâl Okulu'nu bina istiklâline kavuşturma şerefi sayın Valimiz Salih Tanyeri’ne nasip olmuş, İstiklâl Okulu'nun kurucusu olmuştur.

Okul Verî: Vakıflar Müdürlüğü'nden okul yeri hakkında aşağıdaki bilgi alınmıştır: Okul yeri Çiçek Fakı’nın oğlu Mehmet Hayrettin Hoca vakfıdır. Vâziî Vakıf (Hayretin Çavuştur).

Oğlu: İnce Bayrahtar Ahmet Ef. (1241-1265) yıllarında mütevelli.

Oğlu: Çiçek Fakı Mehmet Ef. (1266-1295) yıllarında mütevellidir.

Oğlu: Hayrettin Hoca oğlu Bekir (1295-1304) yıllarında mütevellidir.

Oğlu: Mehmet Arif Efendi (1304-1335) yıllarında mütevellidir.

Oğlu: Mahmut Naci Efendi (1335- 1340) Tarihinde mütevelli olabileceğine dair Antep Şer’i Mahkemesi'nden ilâm almış, bundan sonra bu vakıf Vakıflar İdaresi'nce mazbut vakıflar arasına alı­narak idare olunurken 1962 yılında Gaziantep Valisi bulunan Osman Meriç zamanında okul yapılmak üzere Özel İdare Müdürlüğü'nce metrekaresi 825 kuruştan Vakıflar Müdürlüğü'nden satın alınmıştır.

Sayın Vali Salih Tanyeri eskiden beri bildiği ve ehemmiyetini takdir buyurduğu okulu bir an evvel iyi bir duruma kavuşturmak için yarım milyon liraya yakın iki kat ve on iki dershaneli modern okul binasını yaptırarak 1 Mart 1962 tarihinde açılış töreni ile öğrenime başlamış, eski binadaki İstiklâl İlkokulu yeni binaya geçerek normal tedrisat yapmak üzere faaliyete geçmiştir.

Hulasa: Tekye Camii içinden okulun kurtulması, Develik'in islimlâk edilmesi, bostanların istimlâki ve yeni okulun İstiklâl Okulu olarak kalmasında okulumuz (Okul-Aile Birliği) idare heyetinin gösterdiği faaliyet ve sonuç da yanı şükrandır. '

Beş dershaneli bir okuldan, 12 dershaneli okula nakil yapılınca zarurî ve görünmeyen ihtiyaçlar kendini göstermiş, 1 Mart 1962-1963 ders yılı sonuna kadar okul iç noksanları temini ile uğraşılmıştır.

Tam tedris yılı olarak (1963-1964) yılında okul kadrosu genç öğretmenler­le takviye edilmiş. Okul beslenmeye tâbi tutulmuş. Eğitim ve öğretimde ciddi çalışmalar neticesi bu yıl umulmaz semereler meydana gelmiştir.

Bunlardan bazılarını burada ilk te­sis olarak yazmaklığımız uygun olur: Okul ihata divari için (3.000) lira, okul salonuna okula yakışır bir Atatürk köşesi yapılmış, her dershaneye yeniden çerçeve ve camlı Atatürk fotoğrafları, 11 harita, okul ve bahçe plânları ve bunun uygulanmasına başlanmak üzere 250 kök zeytin kütüğü, 30 çınar ve 30 ceviz ağacı dikilmesi gibi önemli ve esaslı işler ifa edilmiştir.

Okul tesisi için ebcet hesabı ile okulun kuruluşu olan 1962 yılını gösteren şu beyit ileride çok önem kazanacaktır:

Dört çıkardım tarihinden avlusu çiçek dolu,

Çok şerefli oldu şimdi İstiklâl İlkokulu. (1962)

Cami içindeki İstiklâl İlkokulu ile şimdiki yeni İstiklâl ilkokulu'ndan mezun verdiği kız ve erkek mevcutlarını vermekle sözüme son vermiş olacağım.

KIZ

ERKEK

TOPLAM

SENESİ

8

23

31

1943-1944

6

29

35

1944-1945

8

29

37

1945-1946

8

28

36

1946-1947

9

30

39

1947-1948

17

30

47

1948-1949

11

23

34

1949-1950

10

25

35

1950-1951

12

26

38

1951-1952

16

33

49

1952-1953

105

276

381

KIZ

ERKEK

TOPLAM

SENESİ

105

276

381

10

23

33

1953-1954

12

18

30

1954-1955

16

24

40

1955-1956

12

36

48

1956-1957

26

66

92

1957-1958

18

58

76

1958-1959

24

57

81

1959-1960

24

18

52

1960-1961

27

21

48

1961-1962

21

26

47

1962-1963

295

423

918

Cami içindeki İstiklâl İlkokulu ile yeni yapılmış ve bir buçuk yaşına basmış bulunan okul hakkında ancak bulabildiğim kayıtlara dayanarak izahat verilmiştir. Bulamadığım ve bilmediğim cihetlerin bilenler tarafından aydınlatılması çok isabetli olacaktır.

1963-1964 ders yılı mezunları dahil olmak şartı ile 295 kız, 623 erkek olmak üzere bine yakın münevver yetiştirmiş olan bu irfan abidesi, bundan sonra bu müsait binasında daha çok semere verecek, memlekete daha çok faydalı olacağını ümit ederiz.